Çağdaş Sözlük

vilayet ~ ولايت

Yeni Türkçe Lugat - vilayet ~ ولايت maddesi. Sayfa: 775 - Sira: 9

1927 yılı, Yeni Türkçe Lugat,vilayet maddesi. osmanlıcada vilayet ne demek, vilayet anlamı manası, vilayet osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte vilayet hakkında bilgi. Arapça vilayet ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada vilayet anlamı

Yeni Türkçe Lugat, Mehmed Bahaeddin Toven Sözlüğü - 1927 yılı Türkçe sözlük, ولايت vilayet ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

vilayet ~ ولايت güncel sözlüklerde anlamı:

ViLAYET ::: Bir şeyi kudretle elde etme. * İl. * Birisine kefil olmak. * Dostluk. Muhabbet.

velayet ::: (a. i.) : 1) velilik, ermişlik. 2) velî ve ermiş olan kimsenin hâli ve sıfatı. 3) başkasına sözünü geçirme. 4) dostluk, sadâkat. 5) tas. Tanrı dostluğu. Şâh-ı velayet : Hz. Alî.

velâyet-i âmm ::: huk. [eskiden] umum mallara ve fertlere şâmil olan velayet, [yargıç ve vali mi-sillü devlet uzuvlarının velayetleri gibi!.

velâyet-i cerâim ::: huk. [eskideni halk arasında tahaddüs eden cürümler, cinayetler hakkında idarî, siyâsî bâzı zecrî tedbirler alınmasına mezuniyet ve salâhiyettir (*yetki) ki buna : "velâyet-i mezâlim" de denir.

velâyet-i gayr-i zâtiyye ::: huk. [eskiden] velînin zâtından çıkmayıp haricî bir muamele ile vücûda gelen velayet, [vekîl, vasî, mütevelli, -yargıç ve vâ-lînin velayetleri bu kabildendir]

velâyet-i hâssa ::: huk. [eskiden] husûsî mâhiyeti (*özel niteliği) hâiz olan velayet [babanın çocukları ve vasînin kasırlar ve mütevellinin vakıf malları üzerindeki velayeti aibi]

velâyet-i kaza ::: huk. [eskideni davacılar arasında şer'î usûlü dâiresinde hüküm ve teffîze me'zû-niyet ve yetki.

velâyet-i kısas ::: huk. [eskiden] kısas ettirmek hakkına mâlikiyet.

velâyet-i te'dib ::: huk. [eskiden] bir kimsenin başka bir kimseye karşı hâiz olduğu te'dip salâhiyeti.

velâyet-i zâtiyye ::: huk. [eskiden] velînin zâtından çıkan velayet, [babasının evlât üzerindeki velayeti gibi]

vilâyet ::: (a. i. c. : vilâyât) : 1) bir şeyi kudretle elde etme. 2) birine kefil olma. 3) dostluk, muhabbet, 4) il.

vilâyet ::: il.

Vilayet :::


  1. İl
    Örnek: İki haftadan beri komşu vilayetleri kasıp kavuran dayanılmaz sıcaklar burada... R. N. Güntekin

  2. Valilik.

velâyet ::: velilik , dostluk , veli olan kimsenin hali , dervişlik , sadakat , başkasına sözünü geçirmek

vilâyet ::: il

vilâyet ::: (a. i. c. : vilâyât) 1) bir şeyi kudretle elde etme. 2) birine kefil olma. 3) dostluk, muhabbet, 4) il.

vilayet ::: eyalet, il

VİLAYET :::

Bir şeyi kudretle elde etme. * İl. * Birisine kefil olmak. * Dostluk. Muhabbet