Çağdaş Sözlük

asabe ~ عصبه

Yeni Türkçe Lugat - asabe ~ عصبه maddesi. Sayfa: 479 - Sira: 12

1927 yılı, Yeni Türkçe Lugat,asabe maddesi. osmanlıcada asabe ne demek, asabe anlamı manası, asabe osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte asabe hakkında bilgi. Arapça asabe ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada asabe anlamı

Yeni Türkçe Lugat, Mehmed Bahaeddin Toven Sözlüğü - 1927 yılı Türkçe sözlük, عصبه asabe ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

asabe ~ عصبه güncel sözlüklerde anlamı:

ASABE ::: Kuvvet, şiddet. * Bir tek sinir. * Baba tarafından akraba olanlar. * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı. * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan so a geri kalanı, terekeyi alan kimse. (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan.)

asabe ::: (a. i. c. : asabât) : 1) bir tek sinir. 2) baba tarafından akraba olanlar. 3) şer'an, miras alamayan akraba. 4) birinin fırkası ve avenesi.

ASABE ::: Hak sâhiplerine paylarını veriniz. Arta kalan asabeye âittir. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Kendileri Eshâb-ı ferâizden iken erkek kardeşleri ile berâber bulunduklarında asabe olan kadınlar şunlardır: Kızlar, oğlun kızları, anababa bir kız kardeşler ve baba bir kız kardeşler. Oğul en kuvvetli asabe olup, oğul bulunduğu zaman, diğer asabelerin hiç biri asabe olmaz. (Mevkûfât)

asabe ::: baba tarafından akraba olanlar

asabe ::: (a. i. c. : asabât) 1) bir tek sinir. 2) baba tarafından akraba olanlar. 3) şer'an, miras alamayan akraba. 4) birinin fırkası ve avenesi.

ASABE :::

Kuvvet, şiddet. * Bir tek sinir. * Baba tarafından akraba olanlar. * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı. * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan sonra geri kalanı, terekeyi alan kimse. (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan\r