Çağdaş Sözlük

hacet ~ حاجت

Yeni Türkçe Lugat - hacet ~ حاجت maddesi. Sayfa: 284 - Sira: 4

1927 yılı, Yeni Türkçe Lugat,hacet maddesi. osmanlıcada hacet ne demek, hacet anlamı manası, hacet osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte hacet hakkında bilgi. Arapça hacet ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada hacet anlamı

Yeni Türkçe Lugat, Mehmed Bahaeddin Toven Sözlüğü - 1927 yılı Türkçe sözlük, حاجت hacet ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

hacet ~ حاجت güncel sözlüklerde anlamı:

HaCET ::: (C.: Hâcât) İhtiyaç, lüzum, muhtaçlık.

hacet ::: (a. i. c. : hâcât, havâyic) : ihtiyaç, lüzum, gereklik, muhtaçlık, (bkz. : zaruret). Daf'-i hacet : abdest bozma. Arz-i hacet : eksiğini, isteğini bildirme.

hacet ne ::: ne ihtiyaç var, ne lüzum var.

hâcet ::: ihtiyaç, lüzum.

Hacet :::


  1. Herhangi bir şey için gerekli olma, gereklilik, lüzum.
    Örnek: Bu devri yüz defa yapabildiniz mi, mutlaka her hacetiniz de yerine gelir. Y. K. Karaosmanoğlu

  2. Küçük veya büyük abdest.

  3. İhtiyaç duyulan şey, gerekli şey
    Örnek: Zile basacaktı, hacet kalmadı. R. H. Karay

  4. Tanrı'dan veya kutsal sayılan kişiden beklenen dilek

hâcet ::: ihtiyaç , lüzum

hâcet ::: ‬ihtiyaç

Hacet ::: Gerek; gereklilik

Hacet ::: Gerek; gereklilik

hacet ::: idrar, lüzum

hacet :::

gerek; gereklilik

HÂCET :::

(C.: Hâcât) İhtiyaç, lüzum, muhtaçlık