Çağdaş Sözlük

abdest ~ آبدست

Yeni Türkçe Lugat - abdest ~ آبدست maddesi. Sayfa: 3 - Sira: 17

1927 yılı, Yeni Türkçe Lugat,abdest maddesi. osmanlıcada abdest ne demek, abdest anlamı manası, abdest osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte abdest hakkında bilgi. Arapça abdest ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada abdest anlamı

Yeni Türkçe Lugat, Mehmed Bahaeddin Toven Sözlüğü - 1927 yılı Türkçe sözlük, آبدست abdest ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

abdest ~ آبدست güncel sözlüklerde anlamı:

âb - dest ::: (f. b. i.) : 1) namaz vesâire için din icâbına göre el, ağız (bkz. : mazmaza), burun (bkz. : istinşak), yüz; dirseklere kadar kolları ve aşıkkemiği üstüne kadar ayakları yıkama, kulaklara, boyuna ve başa meshetme (bkz. : vu - zû'). 2) el yıkama suyu. 3) gaita ve idrar çıkarma ameliyesi; gaita; idrar. 4) paylama, azarlama. [... ini almak, ... ini vermek fiilleriyle kullanılır].

abdest ::: su ile temizlik ibadeti.

ABDEST ::: Abdest, Kur'ân-ı kerîmde şu âyet-i kerîme ile farz kılınmıştır:

"Ey îmân edenler! Namaza kalkacağınız zaman yüzlerinizi ve dirseklerle berâber ellerinizi yıkayın ve başlarınızı meshedin ve her iki topukla berâber ayaklarınızı yıkayın." (Mâide sûresi: 6)

Her kim abdest aldıktan sonra, benim üzerime on kerre salât ü selâm getirse, Hak teâlâ, o kişinin hüznünü giderip mesrûr eder, duâsını kabûl eder. (Hadîs-i şerîf-Eyyühel veled İlmihâlî)

Her ne zaman ümmetimden biri abdest alırken, Bismillah deyip elini yıkarsa, eliyle yaptığı (küçük) günahların hepsi afv olur. Ağzına, yüzüne ve diğer âzâlarına su verdikçe, bütün günâhları dökülür. (Hadîs-i şerîf-Eyyühel veled İlmihâli)

Abdestli olarak ölen ölüm acısı çekmez. (Seyyid Abdülhakîm Arvâsî)

Abdest :::


  1. Müslümanların, bazı ibadetleri yapabilmek için belli bir düzen içerisinde bazı organları yıkayıp bazılarını mesh etme yoluyla yaptıkları arınma.

  2. İdrar ve dışkı yapma.

abdest ::: abdest , paylama

âb-dest ::: ‬abdest

âb-dest ::: destemaz

âb-dest ::: ---

âb-dest ::: (f. b. i.) 1) namaz vesâire için din icâbına göre el, ağız (bkz. : mazmaza), burun (bkz. : istinşak), yüz; dirseklere kadar kolları ve aşıkkemiği üstüne kadar ayakları yıkama, kulaklara, boyuna ve başa meshetme (bkz. : vu - zû'). 2) el yıkama suyu. 3) gaita ve idrar çıkarma ameliyesi; gaita; idrar. 4) paylama, azarlama. [... ini almak, ... ini vermek fiilleriyle kullanılır].

âb-dest ::: el yıkama suyu

âb-dest ::: tuvalete çıkma

âb-dest ::: gaita

âb-dest ::: idrar

âb-dest ::: paylama

âb-dest ::: azarlama

abdest ::: vuzu