Çağdaş Sözlük

Ateş ~ آتش

Yeni Türkçe Lugat - Ateş ~ آتش maddesi. Sayfa: 8 - Sira: 3

1927 yılı, Yeni Türkçe Lugat,Ateş maddesi. osmanlıcada Ateş ne demek, Ateş anlamı manası, Ateş osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Ateş hakkında bilgi. Arapça Ateş ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Ateş anlamı

Yeni Türkçe Lugat, Mehmed Bahaeddin Toven Sözlüğü - 1927 yılı Türkçe sözlük, آتش Ateş ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Ateş ~ آتش güncel sözlüklerde anlamı:

ATEş ::: f. Odun vs. gibi maddelerin yanmasından hasıl olan hâl. Od, nâr. * Kızgınlık, hararet. * Hiddet, gazab, şiddet. * Hayvanın çevik, hareketli ve oynak olması. * Yangın. * Gözyaşı. * Hastalık. * Harb, savaş.(Ateş unsuru, kâinatın bütün kısımlarını istilâ etmiş pek büyük bir unsurdur. Bir damar gibi kâinatın yaratılışından başlayarak her tarafa dalbudak salıp gelen şu şecere-i nâriyeye nazar-ı hikmetle dikkat edilirse, bu şecerenin başında, yani sonunda büyük bir meyvenin bulunduğu anlaşılır. Evet, toprağın içinde büyük ve uzun bir damarı gören adam, o damarın başında kavun gibi bir meyvenin bulunduğunu zannetmesi gibi, âlemin her tarafında damarları bulunan şu şecere-i nâriyenin de Cehennem gibi bir meyvesinin bulunduğuna bilhads yani sür'at-i intikal ile hükmedebilir. İ.İ.)

âteş ::: (f. i.) : 1) ot, hararet, kızgınlık.

âteş-i âb-perver ::: mec. kılıç, hançer.

âteş-i bahar ::: 1) kırmızı gül; 2) lâle.

âteş-i hecr ::: ayrılık ateşi.

âteş-i hûn-i hamiyyet ::: hamiyet kanının ateşi.

âteş-i Nemrûd ::: Nemrut'un, Hz. İbrahim'in halkı tenvir etmesine kızarak kendisini cezalandırmak üzere yaktırdığı ateş.

âteş-i rûmî ::: tar. deniz ve kara muharebelerinde kullanılan yangın çıkarma vâsıtalarından biri.

âteş-i sûzân ::: yakıcı ateş.

âteş-i ter ::: kırmızı şarap. 2) gözyaşı. 3) hastalık. 4) harb, savaş.

âteş ::: ateş

âteş ::: ‬ateş

atış ::: atış

Ateş ::: Vücut ısısının 37 dereceden yüksek olması

ateş ::: acı, coşkunluk, hınç, hırs, od, öfke, tehlike

ATEŞ :::

f. Odun vs. gibi maddelerin yanmasından hasıl olan hâl. Od, nâr. * Kızgınlık, hararet. * Hiddet, gazab, şiddet. * Hayvanın çevik, hareketli ve oynak olması. * Yangın. * Gözyaşı. * Hastalık. * Harb, savaş.(Ateş unsuru, kâinatın bütün kısımlarını istilâ etmiş pek büyük bir unsurdur. Bir damar gibi kâinatın yaratılışından başlayarak her tarafa dalbudak salıp gelen şu şecere-i nâriyeye nazar-ı hikmetle dikkat edilirse, bu şecerenin başında, yani sonunda büyük bir meyvenin bulunduğu anlaşılır. Evet, toprağın iç